Schulungsort Kilis

Eğitim yerleri

Ankara, İzmir ve İstanbul Suriyeli mültecilerin Türkiye’de yoğun olarak bulunduğu iller arasındadır.  BFW NRW gGmbH ve STL Global (Toplumsal Dönüşüm Yaşam ve Kalkınma Derneği) tarafından yapılan etkinlikler, projenin Ankara ve İstanbul ayaklarına odaklanmaktadır.

Ankara (01) için Proje Süresi: 01.10.2019-31.01.2022
Ankara (05) için Proje Süresi: 01.11.2019-31.01.2022
İstanbul (02) için Proje Süresi: 01.10.2019-31.01.2022

2011 yılındaki iç savaştan sonra Suriye’den Türkiye’ye büyük bir sığınmacı dalgası oluşur. Güncel olarak yaklaşık 2 milyon kayıtlı ve bir milyon da kayıtsız sığınmacının Türkiye’de bulunduğu tahmin edilmektedir. Suriyelilerin çoğunluğu halen coğrafi olarak İstanbul gibi metropollerde ve Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay ve Kilis gibi taşra illerde yoğun olarak yaşamaktadır. Suriyeliler genel olarak hareketli bir kitledir. Bu husus hem Türkiye dahili yer değiştirmeler ve hem de özellikle 2015 yılındaki deniz ve kara yoluyla Avrupa’ya kaçış hareketleri için geçerlidir.

Türkiye’de sığınmacılar 2001/55/EC sayılı AB Yönergesi uyarınca “geçici koruma”[1] altındadır. Bu sınırlı oturma izni hakkı tıbbi hizmetlerden yararlanma, eğitim sisteminden yararlanma ve konaklama haklarıyla bağıntılıdır. 2014 yılı Ekim ayında yürürlüğe giren bir Göç Yasası bu statüyü Türkiye’de hukuka yerleştirmekle birlikte uygulamayla ilgili elle tutulur yönetmelikler halen eksiktir. Devletin sunduğu sağlık ve eğitim hizmetlerinden yararlanmak için sığınmacının kayıtlı olması ve kimlik No.suna sahip bulunması şarttır.

Kamplar haricinde yaşayan Suriyeli sığınmacıların çoğunun ana problemi çalışma iznidir. Durumu iyileştirmek gayesiyle Türk hükümeti Suriyeli sığınmacılara verdiği desteği sürekli artırmıştır. Bu bağlamda Suriyeli sığınmacılara “geçici koruma” statüsü verilmiştir ve bu sayede 2016 yılı başından beri sağlık ve eğitim hizmetlerinden yararlanma hakkına ve “bazı şartları yerine getirmek şartıyla” da çalışma hakkına kavuşmuşlardır. Çalışma izni sığınmacıların yaşam şartlarının sürekli iyileştirilmesi için gerekli en önemli şartlardan biri olarak görülmektedir. Atılan bu adımla Suriyeli sığınmacılar arasında oldukça yaygın olan kaçak çalışmanın azalması ve kaldıkları yerlerde uzun vadeli gelecek planlarının oluşturulması beklenmektedir.

[1] Dinçer et al.: Turkey and Syrian Refugees – The Limits of Hospitality. Washington November 2013, S. 25f.

Top